VE
Mamre meşeliğinde RAB ona göründü; ve o, günün sıcağında çadırın kapısında
oturuyordu;
2.
ve gözlerini kaldırıp baktı, ve işte, karşısında üç adam duruyordu; ve onları
görünce, çadırın kapısından onları karşılamağa koştu, ve yere kadar iğildi, ve
dedi:
3.
Ey efendim, eğer şimdi gözünde lûtuf buldumsa, kulunun yanında kalmadan geçme;
4.
şimdi biraz su getirilsin, ve ayaklarınızı yıkayın, ve ağaç altında dinlenin;
5.
bir parça ekmek getireyim de yüreğinizi kuvvetlendirin; ve ondan sonra
geçersiniz, mademki kulunuza geldiniz.
6.
Ve dediler: Söylediğin gibi olsun, öyle yap. Ve İbrahim çadıra, Saranın yanına
seğirtip dedi: Çabuk, üç ölçek has un hazırla, yoğur, ve pide yap.
7.
Ve İbrahim sığırlara koştu, ve körpe ve iyi bir buzağı alıp uşağına verdi, ve
onu hazırlamakta acele etti.
8.
Ve ayranla süt ve hazırladığı buzağıyı alıp önlerine koydu; ve kendisi
yanlarında, ağaç altında durdu, onlar da yediler.
9.
Ve ona dediler: Karın Sara nerede? Ve dedi: İşte, çadırda.
10.
Ve o dedi: Gelecek sene bu mevsimde mutlaka senin yanına döneceğim; ve işte,
karın Saranın bir oğlu olacaktır. Ve Sara onun arkasında olan çadırın kapısında
dinliyordu.
11.
Ve İbrahimle Sara kocamış, ve yaşta ilerlemişlerdi; Sara âdetten kesilmişti.
12.
Ve Sara: İhtiyar olduktan sonra bana sevinç olur mu? efendim de kocamıştır,
diyerek içinden güldü.
13.
Ve RAB İbrahime dedi: Sara: Gerçekten doğuracak mıyım? ve ben kocadım, diyerek
niçin güldü?
14.
RAB için imkânsız bir şey var mıdır? Muayyen vakitte, gelecek sene bu mevsimde,
yanına döneceğim, ve Saranın bir oğlu olacaktır.
15.
Ve Sara: Gülmedim, diyerek inkâr etti; çünkü korktu. Ve o: Hayır, fakat güldün,
dedi.
16.
Ve adamlar oradan kalktılar, ve Sodoma doğru baktılar; ve İbrahim onları
geçirmek için beraber gidiyordu.
17.
Ve RAB dedi: Ben yapmakta olduğum şeyi İbrahimden gizliyecek miyim?
18.
Çünkü İbrahim gerçekten büyük ve kuvvetli millet olacak, ve yeryüzünün bütün
milletleri onda mubarek kılınacaklardır.
19.
Kendisinden sonra oğullarına ve evi halkına salâh ve adalet yapmak için RABBİN
yolunu tutmalarını emretsin diye, onu tanıdım; ta ki, RAB onun hakkında
söylemiş olduğu şeyi İbrahimin üzerine getirsin.
20.
Ve RAB dedi: Sodom ve Gomorranın feryadı büyük, ve onların günahı çok ağır
olduğu için,
21.
şimdi ineceğim, ve bana gelen feryadına göre tamamen yaptılar mı göreceğim; ve
yapmadılarsa, bileceğim.
22.
Ve adamlar oradan dönüp Sodoma doğru gittiler; fakat İbrahim hâlâ RABBİN önünde
duruyordu.
23.
Ve İbrahim yaklaşıp dedi: Salihi kötü ile beraber yok edecek misin?
24.
Belki şehrin içinde elli salih vardır; içinde olan elli salih için bağışlamıyıp
yeri yok edecek misin?
25.
Böyle yapmak senden ırak olsun, salih de kötü gibi olsun diye, salihi kötü ile
beraber öldürmek senden ırak olsun; bütün dünyanın Hâkimi adalet yapmaz mı?
26.
Ve RAB dedi: Eğer Sodomda, şehrin içinde, elli salih bulursam, bütün yeri
onların hatırı için bağışlıyacağım.
27.
Ve İbrahim cevap verip dedi: Ben toz ve külüm, ve işte, şimdi RABBE söylemeği
üzerime aldım;
28.
belki elli salihten beşi eksilir, beş kişi için bütün şehri harap edecek misin?
Ve dedi: Eğer orada kırk beş kişi bulursam, harap etmiyeceğim.
29.
Bir kere daha ona söyliyip dedi: Belki orada kırk kişi bulunur. Ve dedi: Kırk
kişinin hatırı için yapmıyacağım.
30.
Ve dedi: Şimdi RAB darılmasın, ve söyliyeceğim; belki orada otuz kişi bulunur.
Ve dedi: Eğer orada otuz kişi bulursam, yapmıyacağım.
31.
Ve dedi: İşte, şimdi RABBE söylemeği üzerime aldım; belki orada yirmi kişi
bulunur. Ve dedi: Yirmi kişinin hatırı için harap etmiyeceğim.
32.
Ve dedi: Şimdi RAB darılmasın, ve ancak bir kere daha söyliyeceğim; belki orada
on kişi bulunur. Ve dedi: On kişinin hatırı için harap etmiyeceğim.
33.
Ve RAB İbrahimle konuşmağı bitirince, gitti; İbrahim de yerine döndü.